Türk Ordusunun Savaştığı Cepheler

1.   Osmanlı Devleti’nin Savaşa Girmesi 
Osmanlı Devleti’nin savaşa girmesini istemeyen İtilaf devletleri, tarafsız
kalması şartı ile Osmanlıya bazı tekliflerde bulundular. Bunlar; 

1.      Kapitülasyonların kaldırılması,
2.      Dış borçların silinmesi, 
3.      Her türlü ekonomik yardımın yapılmasıydı. 

Osmanlı yönetimi bu teklifleri kabul etmemiştir. Enver Paşa, Almanlarla gizli bir antlaşma imzalamıştır. Daha sonra Osmanlı topraklarına sığınan Goben ve Braslau (Goben ve Bıreslav) adlı iki Alman gemisinin (Osmanlı Devleti bu gemileri satın alarak isimlerini Yavuz ve Midilli olarak değiştirmiştir.) Karadeniz’e açılarak
Rus limanlarını bombalamasıyla Osmanlı Devleti de savaşa resmen katılmıştır. 

2.   Osmanlı Devleti’nin Savaştığı Cepheler
a. Kafkas Cephesi (Taarruz Cephesi): 
Osmanlının ilk açılan ve ilk kapanan cephesidir. Bu cephenin açılmasının altında Turan ideali ve Bakü petrollerinin denetimi vardır. 
Bu cephedeki en önemli olay Sarıkamış’ta 100.000 civarında askerimizin soğuktan donarak ölmesidir. Bu olayı fırsat bilen Ruslar saldırıya geçerek Trabzon, Erzincan ve
Muş’a kadar olan yerleri işgal ettiler.
Çanakkale Cephesinden beklediği yardımı alamayan Rus Çarlığı 1917’de çıkan Bolşevik İhtilaliyle yıkıldı. Bu rejim değişikliğini fırsat bilen Osmanlı Devleti kaybettiği yerleri geri aldı.  M. Kemal Paşa, Muş ve Bitlis’i 1917 yılında Ruslardan kurtarmıştır. Burası M. Kemal Paşa’nın görev aldığı ikinci cephedir. Bu tarihe kadar Çanakkale Cephesinde görev yapmıştır. 
-  Brest – Litowsk Antlaşması (3 Mart 1918)
1.      Rusya bu anlaşmanın ardından savaştan çekilmiştir.
2.      Kafkas cephesi resmen kapanmıştır
3.      1878 Berlin Antlaşması ile Rusya’ya bırakılmış olan Kars, Ardahan ve Batum
(Evliye-i Selase) ve Doğu Anadolu geri alınmıştır. 

-  Tehcir (Göç) Kanunu:
Rus işgaliyle birlikte Ermeniler, Doğu Anadolu’da katliama giriştiler. Osmanlı hükümeti bu katliamı önlemek için 27 Mayıs 1915’te Tehcir Kanununu çıkararak bölgede olaylara karışan Ermenileri Suriye dolaylarında zorunlu göçe tabi tutmuştur. 

b.   Kanal Cephesi (Taarruz Cephesi): 
Almanların isteğiyle açılan bu cephede 1915 yılından itibaren Osmanlı ordusu Süveyş Kanalı üzerine iki sefer düzenlenmiştir. Ancak başarılı olamamıştır. Bu cephede Osmanlı Devleti’nin amacı Mısır’ı geri almak iken; Almanya ise İngiltere’nin sömürgeleriyle olan bağlantısını engellemeyi hedeflemiştir. 

c.    Filistin- Suriye Cephesi (Savunma Cephesi): 
Bu cepheyi İngilizler açmıştır. Osmanlı ordusu burada İngiliz, Fransız, İtalyan,
Arap ve sömürge askerlerine karşı savaşmıştır. İngilizler ilk önce Hicaz bölgesinde
bir isyan çıkardılar. Osmanlı yönetimi bu isyanı bastıramamış, böylece Hicaz Osmanlı egemenliğinden çıkmıştır.  Bu cephede yapılan savaşlarda Osmanlı ordusu
başarılı olamamış, Kudüs, Şam, Beyrut ve İskenderun elden çıkmıştır.
Suriye cephesinde görevli olan 7. Ordu Komutanı M. Kemal Paşa Halep’te düşmanın ilerleyişini durdurmuştur. Osmanlı bu cephede Suriye, Filistin, Lübnan,
Ürdün, Yemen ve Hicaz topraklarını kaybetmiştir.  

* Halifeliğin, diğer Müslümanlar üzerinde etkisinin olmadığı bu cephede yaşanan olaylar sonucunda anlaşılmıştır. Böylece I. Dünya Savaşı ile İslamcılık akımı da önem kaybetmiştir. 


d.   Irak Cephesi (Savunma Cephesi):  
Bu cepheyi açan İngilizlerin amaçları şunlardır:

1.      Karadan Rusya ile bağlantı kurmak ve yardım ulaştırmak,
2.      Irak petrollerini ele geçirmek. 

Osmanlı ordusunun bu cephedeki en önemli başarısı 1915 yılında Kut’ülAmare’de İngilizlere karşı olmuştur. Bir İngiliz tümeni buradaki muharebeler sonucunda esir alınmıştır. Ancak Mondros Anlaşmasının imzalandığı gün Musul ile
Kerkük dışındaki bütün Irak toprakları elden çıkmıştır. 

e.    Çanakkale Cephesi (Savunma Cephesi): 
İtilaf devletlerinin Çanakkale Cephesini açmalarının nedenleri şunlardır:

         Rusya’ya askeri ve teknik yardımları götürmek,
         Balkanlarda yeni bir cephe açarak Almanları kıskaç altına almak,  İstanbul ve boğazları ele geçirerek Osmanlı Devleti’ne son vermek, 
         Savaşı kısa sürede bitirmek. 

İtilaf devletleri 1915 yılının Şubat ayında Çanakkale Boğazı’na saldırdılar. Başarılı olamayınca karadan Gelibolu Yarımadası’na asker çıkardılar. Kara savaşlarında özellikle 19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal Anafartalar,
Conkbayır, Kireçtepe ve Arıburnu’nda önemli başarılar kazandı. 
Buradaki muharebeler esnasında M. Kemal askerlerine şu emri vermiştir. “Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum”. Bu cephedeki başarılarından dolayı rütbesi önce albaylığa daha sonra generalliğe yükseltilmiştir. 
Çanakkale’yi geçemeyeceklerini anlayan İtilaf Devletleri 1916 yılı başlarında bölgeden çekilmek zorunda kalmışlardır.

- Çanakkale Savaşlarının Sonuçları;
1.      I. Dünya savaşının süresi en az 2 yıl uzadı.
2.      Müttefiklerinden yardım alamayan Rus Çarlığı’nın yıkılışı hızlandı. 
3.      Bulgaristan İttifak Devletlerine katıldı. 
4.      Mustafa Kemal’in askeri bir deha olduğu anlaşıldı ve Anadolu halkı
tarafından tanındı.
5.      Yarım milyon insan hayatını kaybetti. 
6.      Çanakkale zaferi daha sonra Anadolu da Kuva-yı Milliye ruhunun
oluşmasında da etkili oldu.

Osmanlı Devleti sınırları dışında da, müttefiklerimize yardım amacıyla, askerlerimizin katıldığı bazı cepheler vardır. Bunlar özellikle Balkanlarda açılan
cephelerdir: Galiçya, - Makedonya ve Romanya cepheleri bunlar arasında sayılabilir. 

3.   Savaşın Sona Ermesi
1.             1914’ün sonlarında Japonya’nın savaşa katılması ile Dünya Savaşı deniz aşırı bir savaş haline gelmiştir. Japonya Uzakdoğu’daki Alman sömürgelerini ele
geçirerek Almanya’yı ekonomik yönden zayıflatmıştır.
2.             1917 başlarında A.B.D.‘nin savaşa katılmasıyla Almanya ekonomisi tamamen
çökmüş ve genel savaşın bitimi hızlanmıştır.
3.             1917 başlarında A.B.D. Başkanı Wilson’un dünya barışını sağlamak için yayınladığı ilkeler (Wilson ilkeleri) yenilen devletlerin savaştan çekilmelerini
hızlandırmıştır.
4.             Savaştan ilk çekilen İttifak Devleti Bulgaristan’dır. Daha sonra diğer
devletlerinde çekilişiyle bu büyük savaş sona ermiştir.

Wilson Prensipleri (8 Ocak 1918)

1.      Yenilen devletlerden toprak alınmayacak ve savaş tazminatı da
istenmeyecektir.
2.      Devletler arasında gizli antlaşmalar yapılmayacaktır.
3.      Devletler arası sorunları barış yoluyla çözecek, Milletler Cemiyeti adıyla,
uluslararası bir kurum oluşturulacaktır. 
4.      Azınlıklara kendi geleceklerini belirleme hakkı tanınmalıdır.
5.      Osmanlı devletinde Türklerin çoğunlukta olduğu yerlerde Türkler egemen
olmalıdır.
4.   I. Dünya Savaşının Sonuçları
1.             Dünya haritası yeniden çizildi.
2.             Avrupa ekonomik yönden zayıfladı. Buna karşın İngiltere, A.B.D. ve
Japonya savaştan en karlı çıkan devletler oldular.
3.             Merkezi imparatorluklar yıkıldı. (Osmanlı Devleti, Avusturya – Macaristan
İmparatorluğu, Rus Çarlığı gibi)
4.             Yeni devletler kuruldu. (Çekoslovakya, Polonya, Yugoslavya, Macaristan,
Ortadoğu devletleri)
5.             Yeni rejimler ortaya çıktı. (Rusya’da Komünizm, İtalya’da Faşizm,
Almanya’da Nazizm)
6.             Wilson İlkeleri’nde bahsedilen Cemiyet-i Akvam (Milletler Cemiyeti)
kuruldu.
7.             Sömürgecilik sona ermedi; “mandacılık” adıyla devam etti. 
8.             Yenilen devletlerle yapılan barış antlaşmalarının çok ağır şartlar içermesi II.
Dünya Savaşı’nın çıkışına da zemin hazırladı. 

Yenilen Devletlerle Yapılan Antlaşmalar 

Ülke 
Anlaşma
Yılı
Özelliği
Almanya
Versailles
(Versay)
28 Haziran
1919
Alsas– Loren Fransızlara terk
edildi. 
Avusturya
Saint Germain
(Sen Jermen)
10 Eylül 1919
İmparatorluk parçalandı. 
Bulgaristan
Neuilly (Nöyyi)
27 Kasım 1919
İttifak Devletleri arasında



savaştan en az zararla çıkan
devlet oldu. 
Macaristan 
Trianon
4 Haziran 1920

Osmanlı
Devleti 
Sevres (Sevr)
10 Ağustos
1920
Hiçbir zaman uygulama
alanına geçmedi. 

Uyarı: Osmanlı Devleti ile imzalanan Sevr Antlaşması, I.Dünya Savaşı sonunda imzalanan antlaşmalardan yürürlüğe konmayan tek antlaşmadır.
I. Dünya Savaşı sonrasında imzalanan anlaşmalar, yenilen devletlere askeri kısıtlama ve ağır ekonomik şartlar getirmiştir.

5.   Mondros Ateşkes Antlaşması (30 Ekim 1918)
1918 yılının Ekim ayında Talat Paşa Hükümeti istifa etti. İttihat ve Terakkici
Partisinin önde gelen üyeleri yurtdışına kaçtılar. İngilizlerle ateşkes imzalamıştır.
Yeni kurulan Ahmet İzzet Paşa hükümeti adına Bahriye Nazırı Rauf (Orbay) Bey, Limni Adası’nın Mondros Limanı’nda İngilizlerle Mondros Ateşkes Antlaşması’nı
imzalamıştır. Buna göre: 
1.                  Osmanlı ordusu derhal terhis edilecek,
2.                  Silah ve cephane İtilaf Devletlerine teslim edilecek,
3.                  Boğazlar İtilaf Devletlerine açık olacak,
4.                  Donanma, tersane, liman, demiryolları, Toros tünelleri, akaryakıt istasyonları, haberleşme araçları ve yer altı kaynakları İtilaf Devletlerinin denetimine bırakılacak,
5.                  Osmanlı Devleti elinde tuttuğu esirleri serbest bırakacak; ama İtilaf
Devletleri Osmanlı esirlerini bırakmayacak,
6.                  Anadolu dışındaki Osmanlı birlikleri en yakın İtilaf kuvvetlerine teslim
olacak,
7.                  İtilaf Devletleri kendi güvenliklerini tehlikede gördükleri stratejik yerleri
işgal edebilecekler, (7. madde)
8.                  Vilayet-i Sitte’de (Van, Elazığ, Bitlis, Diyarbakır, Erzurum, Sivas’ta) bir
karışıklık çıkarsa İtilaf Devletleri buraları işgal edebilecekti. (24. madde)

     Uyarı: Söz konusu antlaşmanın 7. maddesi Osmanlı topraklarının İtilaf Devletleri’nce işgallerinin hukuksal gerekçesi olmuştur. 
      Antlaşmanın 24. maddesi Doğu Anadolu’da kurulması hedeflenen Ermeni Devleti’ne ortam hazırlamayı amaçlamaktadır. 

Antlaşmanın Önemi ve Sonuçları; 
1.                  Osmanlı devleti fiilen yıkılmıştır.
2.                  Mondros ateşkesten çok bir barış antlaşması niteliği taşımıştır. 
3.                  Mondros’la birlikte başlayan işgaller Kurtuluş Savaşı’nın başlamasına
neden olmuştur.
4.                  İtilaf devletleri Mondros’un şartlarını hemen uygulamaya başlamışlardır.
7. maddeye dayanarak ülkenin büyük bölümü işgal altına girmiştir. 
i.           İngilizler; Musul, Antep, Urfa ve Maraş’ı işgal edip, Samsun, Bilecik, Merzifon, Çanakkale, Zonguldak, Kars, Ardahan ve
Batum’a da asker çıkardılar.
ii.        Fransızlar; Adana ve Mersin’i işgal ettiler.
iii.      İtalyanlar; Antalya, Konya, Muğla, Kuşadası, Marmaris, Fethiye
ve Alanya’yı işgal ettiler. iv. İtilaf Devletleri boğazları işgal ederek 13 Kasım 1918’de
İstanbul’a asker çıkardılar. 
5.                  Bu gelişmeler karşısında Ahmet İzzet Paşa hükümeti istifa etti. Yerine kurulan Tevfik Paşa hükümeti de 2 ay dayanabildi. Daha sonra Damat Ferit Paşa hükümeti kuruldu.
6.                  Anadolu’nun haksız yere işgali ve İstanbul hükümetinin gelişmelere kayıtsız kalması milli mücadele yanlısı cemiyetlerin kurulmasına ve ciddi
bir halk muhalefetinin oluşmasına yol açtı. 

Uyarı: Mondros Mütarekesi’nin çok ağır koşullar içermesinin sebebi I. Dünya Savaşı sürerken İtilaf Devletleri’nin Osmanlı topraklarını paylaşmak için aralarında yaptıkları gizli anlaşmalardır.

İtilaf Devletlerinin Osmanlı Devleti’ni Paylaşma Tasarıları
İtilaf Devletleri daha I. Dünya Savaşı devam ederken yaptıkları gizli antlaşmalarla Osmanlı topraklarını kendi aralarında paylaşmışlardı. Yapılan gizli antlaşmalar:

- Sykes- Picot Antlaşması (İngiltere,
Fransa, Rusya)
- St. Jean de Maurienne (İngiltere,
Fransa, Rusya, İtalya)
- Mac Mahon (İngiltere, Araplar)
-  Londra Antlaşması
-  İstanbul Antlaşması 
İtilaf devletleri, 1917 başlarında hazırladıkları tasarıyla Osmanlı topraklarını
şöyle paylaşmışlardır:
1.                  İngiltere: Irak, Ürdün ve Filistin’i, 
2.                  Fransa: Suriye, Lübnan, Hatay, Adana ve çevresini,
3.                  İtalya: Batı Anadolu’yu,
4.                  Rusya: Boğazlar ve Doğu Anadolu’yu alacaktı. 
Şekil 2. St Jean De Maurienne (19 Nisan 1917) Antlaşmasına Göre Osmanlı
Topraklarını Paylaşma Planı

1917’nin sonlarına gelindiğindeyse şartlar çok değişti. Rusya’nın savaştan çekilmesi, A.B.D. ile Yunanistan’ın savaşa katılması, Wilson ilkelerinin yayınlanması ve savaşın da erken bitmesiyle paylaşma konusu Paris Barış Konferansına taşındı. 

6.   Paris Barış Konferansı (18 Ocak 1919)
İtilaf devletleri yeniden yapılan barış antlaşmalarının şartlarını belirlemek üzere Paris’te toplandılar. Ancak konferansta daha çok Osmanlı topraklarının nasıl paylaşılacağı konusu tartışılmıştır.
İngiltere, Batı Anadolu’da güçlü bir İtalyan varlığını kendi çıkarlarına uygun bulmadığı için İzmir ve çevresini Yunanistan’a vermek istemiştir. Bu konuda Fransa’yı yanına alan İngiltere A.B.D.’yi de ikna etmiştir. Sonuçta İzmir ve çevresiyle Doğu Trakya’nın Yunanistan’a verilmesi kararlaştırılmıştır. 

Uyarı: İtilaf devletleri arasındaki ilk antlaşmazlık Paris Barış Konferansı’nda ortaya çıkmıştır. Bu durum Osmanlı ile yapılacak antlaşma taslağının hazırlanmasını engellemiştir.





0 yorum: